WEAK HERO (tabi kii spoilerli !)

          

       Uzun zamandır blog yazmıyordum ama beni buraya getiren şey, son zamanlarda resmen takıntı haline geldiğim bir diziyi sizinle paylaşmak. Weak Hero.

          Şuan yalnızca 2 sezonu bulunan dizinin umarım bir an önce 3. sezonu gelir diye umuyorum. Ve sabırsızlıkla bekliyorum. Netflix reis bizi çooook uzun süre bekletmezsen sevinirim.

         

Konusu kısaca (1.sezon) ; Zorbalıklar ülkesi Kore'de sessiz, kendi halinde, tek hedefi sınavlardan yüksek not almak isteyen Si-eun'un (park ji-hun) sınıftaki zorbalarla baş etmesinin yanında yeni arkadaşlar edinme Su-ho (choi hyun wook), beom-seok (hong kyung) ve onlarla beraber yeni tecrübeler edinmesini konu alıyor.

2.sezonda ise Si-eun yeni bir liseye başlıyor ve okulunda edindiği yeni arkadaşlarla park hu-min (ryeoun) namı diğer 'Baku', go hyun-tak (lee min jae) ve seo jun tae (choi min young) ile birlikte, zorba liselilerin en güçlülerin oluşturduğu 'Birlik' adında bir düzene karşı savaşıyorlar.

(( Hemen dedikodu yani açıklayıcı kısım. UYARI: ağır spoiii ))

Öncelikle; Karakterimiz Si-eun'un, kendini geliştirme konusu benim baya bir ilgimi çekti. Kalem saplama özelliği tabii ki her zaman favori saldırı tekniğim olarak kalacak ama gözlük sapıda fena değilmiş :)

2.sezonda bu yakışıklı pek gözükmese de malum komadaydı, varlığını hissettirdi. Si-eun'un sezon boyunca Su-ho diye sayıklaması da son sahnede etkili oldu :) Ayrıca 1.sezonda alınan intikamın güzelliği neydi öyle.. Cam kırma sahnesi..

2.sezonda ise yeni arkadaşlık edinmesi hem üzdü hem sevindirdi. Si-eun'un travmalarını kendimde hissedecek kadar empati yapmış olabilirim. 

Beom seok'un olmadığı -kinliyim, affetmem- 3. sezon. Gel artık. Ben bu arkadaş grubuyla yaşanacak olan yeni aksiyonu istiyorum.

-------------------------------***--------------------------------

Ji-hoon'u daha önce At a distance, spring is green dizisinden biliyordum ve çocuğun tuhaf bir aurası olduğunu daha o diziyi izlediğimde farketmiştim ama Weak Hero'da zirveyi yaşattı. Çocuğun gözleriyle duyguyu yansıtma ve konuşma özelliği var.

 bkz..

Dizi de en sevdiğim noktalardan birisi de bazı oyuncuların daha önce başka dizilerde beraber çalışmış olması meselaaa, tabi kiii, onlardan bahsediyorum.

Şaka şaka AMA bu ikisinin 'A distance' dizisindeki arkadaşlığının yanında Weak Hero'da düşman olması bence daha çok konuşulmalı. Düşünsenize 3. sezonda Bae in-hyuk'un geldiğini offfff 

Fakat tabi asıl olay onlardı. 

1. sezondan Suho ve 2. sezondan Baku'nun son bölümde sadece 15 saniye kadarcık beraber gözükmeleri bile -karşılıklı olmadığı halde- herkesin dikkatini çekti sanıyorum. 3 sezonda bu dizideki baba-oğul sahnelerine gönderme gelmezse darılırım yani o derece..

Bu arada Twinkling Watermelon izlemeyen varsa hemen gidip onu da izlesin. Baya iyi. 

Neyse konudan sapmadan eklemek istediğim birkaç şey var;

Birincisi.

Beom seok kesinlikle şerefsizdir. En yakın arkadaşını komaya sokacak derecede dövmek asla anlayış sağlayabileceğim bir durum olamaz! Yaşadığı travmalar, bu gerçeği değiştirmez ki sadece Suho'ya bu şekilde davranması da ayrıca saçmalık. 

Sürekli instagramdan Suho takip etti mi diye bakacağına ''seni takip ediyorum, sen de beni et'' diye mesaj atsaydı şuan her şey yolundaydı. Suho'nun takip ettiği zaten 5 kişi var, gelmiş ''niye beni takip etmiyor'' diye zırlıyor. Kıza ''her şey senin yüzünden, sen gelince aramız bozuldu'' dedi ama kızın yaptığı tek yanlış hastanede fotoğraf çekinip bunu kendi hesabında paylaşmaktı. Bakın, yine Suho'yla ilgisi yok. Çocuk çalışmaktan sosyal medya kullanacak zaman mı buluyor ki bazı insanlar Suho ona farklı davrandı, takip bile etmedi diyebiliyor. Ki, Suho ile Yeong-i (Lee yeon) aynı yerde çalıştığı için kızın, Suho'ya kendini zorla takip ettirmiş olabileceği de fazlasıyla olasılıklı. Suho, zorbalık yapmadığı halde özür dileyecek kadar da arkadaşlıklarına değer veriyordu.

Ayrıca Suho birine zorbalık yaptıysa bu net Si-eun'dur. Dershaneden motorla alıp güçlensin diye paket servisini çocuğa kitledi :) 

İkincisi.

 

Suho'nun ben de ayrı bir yeri var. Belki, ona gülmek konusunda si-eun ile kapışamayabilirim sadece :) Bu ayrıntı nedense hoşuma gidiyor. 

Beom-seok şerefsizi bu olayı kıskanıp Si-eun'u bahane edebilirdi, beni dışlıyorsunuz diye ama kızı etti. Bak hala olayın saçmalığına sinirleniyorum. 

 Suho'nun 2. sezonda, sonunda, son sahnede uyanması ve her şeyin muallakta kalması beni bir tık şüphelendiriyor. Eğer 3. sezon gelirse ki kesin gelecek gibi, Si-eun'un, o komadayken hayatına devam edip yeni arkadaşlar edinmesi hakkında bence olumlu bir görüşe sahipmiş gibi değildi. Hele de Beom seok olayından sonra kimse onu suçlayamaz. Si-eun'la, mesajları da göreceği için araya mesafe koymaz diye düşünüyorum ama Baku, go-tak ve jun-tae ile arkadaş olur mu? Görürüz inş. 

Üçüncüsü.

Seong-je.

 Kendisi 3.sezonda birliği yönetecek o belli. 

Si-eun'a da takıntılı. 

Suho'yu da ilk öğrenendi.

 

Su-ho henüz tehlikeyi atlatmış değil. Kavga edebilecek kadar zaman atlaması yapılır mı bilemem ama yapılmazsa 3.sezon'da Si-eun'un onu korumaya çalışmasını izleyebiliriz ki Na baek-jin'e de Su-ho için kafa tutmuştu. İkisi de beyinleriyle hareket ediyordu ama orada Baek-jin'in istediği Baku olduğu için hastaneye kadar taşınmamıştı olay. 

Seong-je ise kesinlikle çok farklı seviye bir psikopat. Hem kirli para aklama, çete üyeliği, patronluk yapabilecek kapasite de hem de keyfi meselelerde içgüdüsel olarakta zeka olarakta düşmanın da ilk nereye saldırması gerektiğini, onların ince noktalarını biliyor olma özelliği var. Tabi bu sırada diğerleri go-tak, jun-tae ve Baku'da boş durmayacak, hem bu sayede Suho'yla arkadaş olmak için bir fırsat yakalamış olurlar. Suho'nun onlara güvenebileceği şeklinde..

Dördüncü. 

Şu bl muhabbeti. Netflix genelde eşcinsellik üzerinde çok fazla duran bir dizi platformu. 3. sezonda da Suho ve Si-eun için açıkça bir sosyal medya isteği var ama bana kalırsa bu dizi de eşcinsellik olmamalı. Zaten yeterince Bromance sahne var. Her şeyi ikili cinsel ilişki üzerinden yorumlamak bence saçma. Kore'de inanılmaz bir okul zorbalığı var. Konu tamamen bunun üzerine yoğunlaşmışken bl gibi bir düşünceyle bu 'zorbalık' kavramının geri planda kalmasını asla istemem. 

Beşinci. VE SON.

Bu dizi hakkında değil. 

Uzun bir aradan sonra blog yazmak, düşüncelerimi  sizlerle paylaşmak inanılmaz güzel bir his. Özlemişim. 

Bir daha yazar mıyım? Ne zaman yazarım bilemiyorum ama bu dizi beni gerçekten yazmaya sevk etti. Ve şuan buradayım! Zinciri kırdım belki de. O yüzden ayrılırken diyeceğim şu ki: 

GÖRÜŞMEK ÜZERE..